Mutlu geçen hafta sonlarından sonra çoğumuz için zordur yeni bir haftaya başlamak. Yeni bir iş gününe uyanmak. Genellikle ‘Pazartesi Sendromu’ olarak adlandırılan bu durum günün ortalarına kadar devam eder. Yakınmalar ve esnemelerle başlayan günümüz, hafta sonu geçen güzel anıları iş arkadaşlarına güle eğlene anlatarak ve iç geçirerek günün ortalarına doğru azalarak yok olur bu hissi durum J.
İşte bu durumdan en çok etkilenen şeylerden birinin de kilonuz olduğunu biliyor muydunuz? Nedenine gelince, pazartesi güzel bir hafta sonunun sonu olmasının yanı sıra yeni başlangıçlarında başıdır aslında. Tüm kararlar bu günde verilir, genel toplantılar bu günde yapılır, yığılan işlerin planlaması hep bu güne atfedilir, okul zili bu günde çalar ilk defa, yeni arkadaşlıklar hep bu günde başlar beklide aşklar J (evet pazartesiye daha duygusal anlamlar yüklemeden konumuza gelelim), Diyete başlamak için hep pazartesi beklenir!! Araştırmalar, pazartesi diyete başlayanların neredeyse yarıdan fazlasının ertesi gün diyeti bıraktıklarını gösteriyor.
Peki bu duruma neden olan esas faktör Pazartesi Sendromu’muz değildir de nedir. Güne mutsuz ve birazda sitemkar başlayan beyniniz aslında diyet içinde size uygun ortamı sunmamış oluyor. Bu isteksizlikle de diyetinizi bir sonraki pazartesiye kolayca ertelemiş oluyorsunuz. Aslında yapmamız gereken şey basit. Siz Pazartesi Sendromu yaşayan biriyseniz ki bu durumda mutlaka kendinizi biliyorsunuzdur, diyete başlamak için pazartesini beklemeyin. Haftanın her günü yeni bir beslenme tarzına başlamak için bize verilmiş bir nimet. Diyete başlamak için kendinize farklı bir gün seçin, en mutlu olduğunuz günü seçin hatta belki bu Cumartesi beklide Çarşamba. Ancak pazartesi severler haftaya enerjik, mutlu ve umutlu uyananlar sizin için bu gün eşsiz bir başlangıç günü.
Diyete başlangıç gününüz ne olursa olsun diyetiniz mutlu olsun J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder